Şimdilik aldığım kitaplar daha doğrusu sipariş verdiğim ama tedariği
olmasada ben temin edeceğim Karadayı başladı hızlı yazayım. almak üzere
seçtiklerimi de sonra yazarım. Lizbon da gece trenin de Polonya tarihini
anlatmıyor değil mi anlatıyorsa az mı çok mu anlatılmış. almayı
düşünüyorum...
Aldıklarım:
Dostluk Ekmeği
Mutluluğıun Öteki Yüzü
Mart Menekşeleri
İçeriklerini okudum, kitap kapağı da önemli konusunu bilmeyince ve
kitabın ismide. yoksa çok satanlar adıyla yayınlanan kitapları alma taraftarı pek değilim. ve
öylede çok kitap/yazar var ki bilemiyorum haliyle. bilmeden iyileri de
bulmak istiyorum....
Diğer kitapları sonra mı alsam
acaba? Fiyat karşılaştırması yaparım-mı. Bu kitapları okuyana dek
indirim kampanya da olabilir ama beklemesem mi:) aklımda kalacağına
kitaplıkta olsun da birini bitirip diğerine geçmek için beklemek zor.
birini biraz oku diğerlerini şu saat gün sabredemem. bakalım. ay yeni
kitaplarım oldu ne güzeelll:)))
Alacaklarım:
Senden Önce Ben
Lanetli
Küçük Düşler Büyük Umutlar
Gerçek Renkler
Lizbona Gece Treni
Erkekler Göçmen Kuşları mıydı adı İ.Aral bunu bakacağım...
E-Kitap okuyucu mu alsam acaba hani kitapların yeri farklıda bu da olsun bu da başka özen, tat.
23 Eylül 2013 Pazartesi
kitap alacağım da benim okumayı çok istediğim kitap olsun. ortalma olmasın derken okumaktan yoruldum bir kaç tane alayım da derken kaç adet oluyor nerdeyse 30 kitap alacağım. hepsini okuyamayacağıma göre. birde birebir olsa kokusu başımı döndürecek 50 adet alacağım:)
hayıırrr böyle pembe dizi gibi aşk romanı olmasın aman... aşk romanı da istmiyorum da aşk olurda böyle vıcıklı değil.............. neyse.
hayıırrr böyle pembe dizi gibi aşk romanı olmasın aman... aşk romanı da istmiyorum da aşk olurda böyle vıcıklı değil.............. neyse.
22 Eylül 2013 Pazar
20 Eylül 2013 Cuma
15 Eylül 2013 Pazar
14 Eylül 2013 Cumartesi
ben halaaa menengiç kahvesi alamadım. faydaları say say bitmemiş. saymaklabitmez gerçekten. ama ama şu var ki antep fıstığına benzer çekirdeği diyorken antep fıstığını seviyorum ama kahvede değil . menengiç kahvesi fıstık tadında mı ? türk kahvesini fazla içmekten tansiyon nabız yükseliyor.... hem fayda hem lezzet ne ala. acaba içerken mi faydası var başka ayarda mı? ah bide alınacak yere gidipte almayı unutmayayıımm.... carrefour da yok. kapalı çarşıda var mı? ben varmıyım gidecek güç.güç sağlık doğru insanlar, doktor, zaman, yer ola...
12 Eylül 2013 Perşembe
düşünüyorum da insanlar hayvanları nasıl da seviyor, sahipleniyor, yemeğini hazırlıyor veriyor temizliyor, hayvanı temizliyor, veterinere götürüyor, karşılıksız neredeyse yapıyor bunları. yalnız kalmaktan, ses duymaktan değil.bazende tam bunun için yalnız kalammak ve ses olsundiye çünkü insanlarda bunu denk getiremeyişler, istememek. hayvan sevgisinden tamamen. ve belkide hareketli bir insan olduğundan hareket, ilgi olsun diye; hayvan;sürekli etrafında hareketli ilgili olacağından. Peki insanı niye böylesi kabullenip sevmezler onu anlamam. hep karşılık beklerler insanoğlunun çoğu.
Yuh diyorum ki ne yuhuuu hemde. olmamış.. belgin neydi kısa boylu tiyatrocu 65 yaşlarında mı botokstan anlaşılmıyor ama genç göstermeyi bırak daha yaşlı yapmış onu botoks... nilgün belgun ile yeni oyunculardan 23 yaşlarında duruyor çocuk / erkek svgili imiş. n.belgine yuh dedim sonra kime demeli düşüncesi... erkeğede yuh!! peki yaşlı erkek genç kadın yakışıyor mu hayıırrrr... hayırr... gerçekten aşıksalar evet olur... şaşırdım kadının bu haline. erkeğin haline iğrendim.... onca yaşıtı genç varken. ne kadar çok genç ve çok güzel kızlar kadınlar var tv.de. genç erkek oyuncular daha az. nufüsün çoğu kız demekki.....yani annane özleminden mi bunca yaş. gene sinir konuları yazdımda genelde böyle oluncaa konular. iyi olanlar konular, insanlarda nasılda az gösterilir, haber yapılır.
4 Eylül 2013 Çarşamba
Bir kahvenin bile,
Bir kahvenin bile kırk yıl hatrı varken benim mi hatırım yoktu Senin değerin mi yoktu hani değersize verilen değer!
hatır aramayalım o halde. değerde...
hatır aramayalım o halde. değerde...
Sen
Ben bir gün sana gelmiştim. baktım ki Sende Sen yok vardım gittim. umutlarla gelmişken, umutsuzluk değil di boşluktu yaşadığım duygu giderken!
mevzu
Mevzu Sen değilsin mevzuyu sen yapan benim. benim derken mevzu benim değil mevzuyu yapan benim.
dünya ahiret
gün gelir ettiğin duanın olmayışına şükredersin... Allah dualarımızın hakkımıza hayırlı olanlarını kabul etsin, olmayanları uzaklaştırsın. Allah hakkımıza hayırlı yaşamlar nasip etsin dünya ahiret.
2 Eylül 2013 Pazartesi
28 Ağustos 2013 Çarşamba
Fırıncı Orhan'dan Ekmeğin Hikayesi
Türkiye’de ekmeğin hikayesi Fırıncı Orhan tarafından 1958 yılında Çukurambar’da açılan mahalle fırını ile başladı. Ekmekçilik tarihi ise 8 bin yıl öncesinden; insanların hububatı taşlar arasında kırıp ufaladığı, sonra da bunlara su katıp elde ettiği hamuru yassı bir kaya üzerine yayarak ateşte pişirdiği günlere kadar uzanır. İlkel insan topladığı hububatı ufalardı, aksi taktirde ne çiğneyebilir ne de yumuşatmaksızın sindirebilirdi.
Mısırlılar ekmekçilikten keyif alırdı, dahası onlar için ekmek, yaşamlarının simgelerinden biriydi. Ekmek Mısırlılar için o kadar önemliydi ki ölenler bundan sonraki hayatlarında da yoksun kalmasınlar diye mezarlarına bir parça ekmek konuyordu. Ekmek başlıca gıdaları olduğu gibi maaşlarını da ekmek üzerinden alıyorlardı. Piramitleri inşa edenlere emekleri karşılığında ekmek veriliyordu. Kişinin maddi durumu kaç somunu bulunduğuna göre ölçülüyordu.
Biracılıktan elde ettikleri mayayı ekmek hamurlarını fermente edip şekillendirmede kullanıyorlardı. Ancak hamurun nasıl fermantasyona uğradığını bir türlü çözemiyorlardı. Mısırlılar zamanla değişik unlar kullanıp çeşitli şekiller bularak ekmek somununu bir sanat yapıtı gibi işlemeye başladı.
Yunanistan’da ve Roma İmparatorluğu’nda ekmek zamanla halkın başlıca gıda maddesi haline geldi. Yumurta ve yağ da katılmaya başlandığında ise ekmek artık lüks tüketim maddeleri arasındaki yerini almıştı. Daha beyaz ekmekler zenginlerin, pek tadı tuzu olmayan ekmekle ise fakirlerin sofrasını süslüyordu.
Ortaçağ Avrupa’sında Normanlar ekmekçilikte çavdar kullanmaya, hamurlarını da yorgan altında fermente etmeye başladı. Yayvan ekmekler revaçtaydı, çünkü hem tabak işlevi görüyor, hem de lezzetle yenebiliyordu.
Zamanla birçok toplulukta, pişirilen ekmeğin çeşidine göre Fırıncı Loncaları kurulmaya başladı. Loncalar dürüst fırıncılara kol kanat geriyor hem de topluluk içinde statü kazandırıyordu. 1958 yılında bir mahalle fırını olarak kurulan Fırıncı Orhan 2011 yılında Çukurambar’da yaptığı yatırım ile ekmeğin tarihine farklı bir devrin başlangıcını ekledi. Farklı ve lezzetli çeşitlerini her zaman en taze ve sıcak bir şekilde sunan Fırıncı Orhan geleneksel ekmek çeşitlerinin yanı sıra Dünya mutfağındaki Fransız bageti,ciabatta gb. Ekmekleri de tüketicilere orjinaline en yakın bir biçimde sunarak ekmek fırınlarına yeni bir vizyon verdi.
Fırıncı Orhan bir mahalle fırnındaki sıcaklığı müşterisine sunmasının yanında en kaliteliyi en lezzetli ve en makul olan fiyata satması ile de haklı bir üne kavuştu.
Fırıncı Orhan 7’den 70’e herkesin damak tadına uygun ürünleri ile ekmekçilik tarihindeki yerini hergün daha da çok arttırıyor.
Sizde daha önce Fırıncı Orhan lezzetleri ile tanışmadıysanız bir an önce size en yakın Fırıncı Orhan ile tanışın…
Fırıncı Orhan Çukurambar şubelerinde seçkin ekmek çeşitleri yanında, Fo gurme marketten diledğiniz gurme ürünü alabileceğiniz gibi Dünya mutfağından özel yemekleri tüketebileceğiniz Fo Resto’ya da uğramayı unutmayın.
Bilgi için www.firinciorhan.com.tr
Online sipariş ve catering için www.thegurme.com
Twitter.com/firinciorhan
Facebook.com/firinciorhan
Fırıncı Orhan Çukurambar
Alo Paket: 0312 284 33 33
Rezervasyon: 0312 284 33 06
Fırıncı Orhan Armada AVM
İletişim: 0 312 219 01 99
Fırıncı Orhan ParkOran
İletişim: 0 312 490 08 88
Fırıncı Orhan Okyanus Plaza
Alo Paket: 0 312 283 48 48
Rezervasyon: 0 312 279 22 23
Fırıncı Orhan Dolphin AVM
Alo Paket: 0 312 283 48 48
Fırıncı Orhan Yıldız
Alo Paket: 0 312 438 72 73
Fırıncı Orhan Göksu
Alo Paket: 0 312 280 79 79
Fırıncı Orhan Necatibey
Alo Paket: 0 312 229 03 03
Fırıncı Orhan Çayyolu
Alo Paket: 0 312 241 24 25
Bir bumads advertorial içeriğidir.
http://ush.re/pg7d
Mısırlılar ekmekçilikten keyif alırdı, dahası onlar için ekmek, yaşamlarının simgelerinden biriydi. Ekmek Mısırlılar için o kadar önemliydi ki ölenler bundan sonraki hayatlarında da yoksun kalmasınlar diye mezarlarına bir parça ekmek konuyordu. Ekmek başlıca gıdaları olduğu gibi maaşlarını da ekmek üzerinden alıyorlardı. Piramitleri inşa edenlere emekleri karşılığında ekmek veriliyordu. Kişinin maddi durumu kaç somunu bulunduğuna göre ölçülüyordu.
Biracılıktan elde ettikleri mayayı ekmek hamurlarını fermente edip şekillendirmede kullanıyorlardı. Ancak hamurun nasıl fermantasyona uğradığını bir türlü çözemiyorlardı. Mısırlılar zamanla değişik unlar kullanıp çeşitli şekiller bularak ekmek somununu bir sanat yapıtı gibi işlemeye başladı.
Yunanistan’da ve Roma İmparatorluğu’nda ekmek zamanla halkın başlıca gıda maddesi haline geldi. Yumurta ve yağ da katılmaya başlandığında ise ekmek artık lüks tüketim maddeleri arasındaki yerini almıştı. Daha beyaz ekmekler zenginlerin, pek tadı tuzu olmayan ekmekle ise fakirlerin sofrasını süslüyordu.
Ortaçağ Avrupa’sında Normanlar ekmekçilikte çavdar kullanmaya, hamurlarını da yorgan altında fermente etmeye başladı. Yayvan ekmekler revaçtaydı, çünkü hem tabak işlevi görüyor, hem de lezzetle yenebiliyordu.
Zamanla birçok toplulukta, pişirilen ekmeğin çeşidine göre Fırıncı Loncaları kurulmaya başladı. Loncalar dürüst fırıncılara kol kanat geriyor hem de topluluk içinde statü kazandırıyordu. 1958 yılında bir mahalle fırını olarak kurulan Fırıncı Orhan 2011 yılında Çukurambar’da yaptığı yatırım ile ekmeğin tarihine farklı bir devrin başlangıcını ekledi. Farklı ve lezzetli çeşitlerini her zaman en taze ve sıcak bir şekilde sunan Fırıncı Orhan geleneksel ekmek çeşitlerinin yanı sıra Dünya mutfağındaki Fransız bageti,ciabatta gb. Ekmekleri de tüketicilere orjinaline en yakın bir biçimde sunarak ekmek fırınlarına yeni bir vizyon verdi.
Fırıncı Orhan bir mahalle fırnındaki sıcaklığı müşterisine sunmasının yanında en kaliteliyi en lezzetli ve en makul olan fiyata satması ile de haklı bir üne kavuştu.
Fırıncı Orhan 7’den 70’e herkesin damak tadına uygun ürünleri ile ekmekçilik tarihindeki yerini hergün daha da çok arttırıyor.
Sizde daha önce Fırıncı Orhan lezzetleri ile tanışmadıysanız bir an önce size en yakın Fırıncı Orhan ile tanışın…
Fırıncı Orhan Çukurambar şubelerinde seçkin ekmek çeşitleri yanında, Fo gurme marketten diledğiniz gurme ürünü alabileceğiniz gibi Dünya mutfağından özel yemekleri tüketebileceğiniz Fo Resto’ya da uğramayı unutmayın.
Bilgi için www.firinciorhan.com.tr
Online sipariş ve catering için www.thegurme.com
Twitter.com/firinciorhan
Facebook.com/firinciorhan
Fırıncı Orhan Çukurambar
Alo Paket: 0312 284 33 33
Rezervasyon: 0312 284 33 06
Fırıncı Orhan Armada AVM
İletişim: 0 312 219 01 99
Fırıncı Orhan ParkOran
İletişim: 0 312 490 08 88
Fırıncı Orhan Okyanus Plaza
Alo Paket: 0 312 283 48 48
Rezervasyon: 0 312 279 22 23
Fırıncı Orhan Dolphin AVM
Alo Paket: 0 312 283 48 48
Fırıncı Orhan Yıldız
Alo Paket: 0 312 438 72 73
Fırıncı Orhan Göksu
Alo Paket: 0 312 280 79 79
Fırıncı Orhan Necatibey
Alo Paket: 0 312 229 03 03
Fırıncı Orhan Çayyolu
Alo Paket: 0 312 241 24 25
Bir bumads advertorial içeriğidir.
http://ush.re/pg7d
Etiketler:
fırıncı,
Orhan
Hiç yorum yok:
20 Ağustos 2013 Salı
Geçmişe takılıp kalmayın, orada yeni hiçbir şey yok .
"Geçmişe takılıp kalmayın, orada yeni hiç bir şey yok ."
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)